Muhsin Yazıcıoğlu ölümü, tüm sevenlerini hatta tüm Türkiye’yi yasa boğmuştur. Muhsin Yazıcıoğlu doğum tarihi nedir diye soranlar veya kim olduğunu merak edenler için kısaca tanıtalım.
Tarihte bugün 25 Mart da ölümü ile büyük bir sır perdesi oluşan ve BBP Genel Başkanı olan Muhsin Yazıcıoğlu 1954 doğumludur. Aslen Sivaslı olup çiftçi bir ailenin son çocukları olarak dünyaya gelmiştir. Üniversite eğitimi için Sivas’tan Ankara’ya gelen Muhsin Yazıcıoğlu’nun asıl mesleği veterinerliktir. Siyasi hayatına Ülkü Ocaklarına katılmasıyla başlamıştır.
Bu Yazımızda Neler Var :
Muhsin Yazıcıoğlu’nun Ölümü
Muhsin Yazıcıoğlu, BBP Genel Başkanlığından önce Ülkücü Gençlik Derneği’nin Genel Başkanı olmuştur. 1980’de yapılan askeri darbeden sonra cezaevine girmiş ve 7,5 yıl Mamak Cezaevinde kalmıştır. Cezaevinde kaldığı sürenin 5,5 yılını hücrede geçirmiştir. Daha sonra dışarı çıktığında kendisi gibi mağdur olan ülkücülere ve ailelerine yardım için kurulan bir vakfın başkanlığını yapmıştır.
Anadolu’daki gençliğin okuyarak adam olması ve vatanına milletine hizmet etmesini savunan Muhsin Yazıcıoğlu, henüz 24 yaşında olduğu zamanlar da devrinin Cumhurbaşkanına bir mektup yazmıştır. Bu mektupta “Eller silah değil, kalem tutmalı” ifadesine yer vermiştir.
Tam olarak siyasete girdiği tarih 1987 olan Muhsin Yazıcıoğlu, 1991’de ise milletvekili adayı olmuş ve kendi memleketi de olan Sivas’tan milletvekili seçilmiştir. Daha sonra içinde bulunmuş olduğu partiyle anlaşmazlık yaşayarak ayrılmış ve 1993 yılında kurulan Büyük Birlik Partisinin Genel Başkanlığını yapmaya başlamıştır.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölüm tarihi, 25 Mart 2009’dur. Kahramanmaraş’tan Yozgat’a giden bir helikopterin düşmesi sonucu yaşamını yitirmiştir. Muhsin Yazıcıoğlu ölümü tam olarak şu şekilde olmuştur. Kahramanmaraş’ta miting yaptıktan sonra Yozgat’ın Yerköy ilçesindeki miting için yolan çıkan Muhsin Yazıcıoğlu’nun bindiği helikopter havalanmasından 26 dakika sonra sebebi bilinmeyen bir nedenden dolayı Kanlı Çukur mevkiine düşmüştür.
Yazıcıoğlu hariç helikopterde 5 kişi bulunmaktaydı ve hepsi de hayatını kaybetmiştir. Kazadan sonra Muhsin Yazıcıoğlu’nun cesedine yapılan otopsi de anlaşıldığı üzere helikopter düştükten sonra 1 saat daha hayatta kalmıştır. Helikopter düştükten sonra olay yerine ancak 48 saat sonra ulaşılmıştır, bu süre herkesin tepkisine yol açmıştır.
Arama çalışmalarına katılan ve gönüllü olan 17 köylü tarafından bulunan helikopter, arama çalışmalarının yapıldığı yerin 115 kilometre uzağında bulunmuştur. Otopsi yapıldıktan ve kazanın üzerinden 6 gün geçtikten sonra Yazıcıoğlu’nun cenazesi 31 Mart 2009’da TBMM’deki törenin ardından vasiyeti üzerine Ankara’daki Tacettin Dergahına defnedilmiştir.
Muhsin Yazıcıoğlu Ölümü Sır Perdesi
Muhsin Yazıcıoğlu ölümü sonrasında suikast iddiaları ortay atılmıştır. Bunun ardından Muhsin Yazıcıoğlu neden öldü? Muhsin Yazıcıoğlu’nu kim öldürdü? gibi sorular herkes tarafından sorulmaya ve merak edilmeye başlanmıştır. Kahramanmaraş Cumhuriyet Savcılığı bu iddialara karşı soruşturma başlatıp takipçisi olmuştur. Helikopter kazasının ardından yapılan ilk iddiaya göre helikopterin düşmesinin sebebi, helikopterin düştüğü bölgede 3 tane savaş uçağının bulunmasıdır.
İddialara göre bu savaş uçakları helikopterin türbülansa girip düşmesine neden olmuştur. Bunun yanında başka bir iddia daha ortaya atılmıştır, iddiaya göre yine bu üç şüpheli jet sebebiyle helikopter pilotu olan Kaya Mustafa İstektepe egzoz dumanından zehirlenmiş ve helikopterin hakimiyetini kaybetmiştir.
Kaza olduktan sonra helikopterde bulunan gazeteci İsmail Güneş 112 ile irtibat kurmuştur. Bu konuşma sırasında bacağının kırık olduğunu helikopterde bulunan bazı kişilerden inleme sesi duyduğunu ama Muhsin Yazıcıoğlu’nu göremediğini söylemiştir. Bu konuşma İsmail Güneş’in son konuşması olmuştur.
Muhsin Yazıcıoğlu ölümü ardından, ailesi ve avukatları bu şüpheli ölümün ve iddiaların peşine düşmüştür. Davalar açıp bu işin peşini bırakmasalar da hiçbir sonuca ulaşamamışlardır. Helikopter pilotunun kanında yüzde 24, Muhsin Yazıcıoğlu’nun kanında ise yüzde 13 olacak derecede karbonmonoksit tespit edilmiştir. Pilotta tespit edilen yüzde 24 oranındaki karbonmonositin sarhoşluk ve dikkat dağınıklığına neden olduğu iddia edilmiştir.
Kazanın ardından tam tamına 12 yıl geçmiş olmasına rağmen hâlâ olay aydınlatılmamıştır. Enkaza 3 gün ulaşılamaması sebebiyle arama kurtarmayı komuta edenler hakkında dava açılmıştır. Bulunduğumuz tarihe kadar olayla ilgili olarak 3 dava açılmıştır. Bundan ayrı olarak helikopter cihazlarının çalınması ile ilgili olarak da 10 kişi yargılanmıştır.
Muhsin Yazıcıoğlu’nun ölümü sonrasında eşi ve çocukları olayı aydınlatmak için ne kadar uğraşsa, çabalasa da bir sonuca ulaşamamışlardır. Ölümünün 12. yıl dönümünde Muhsin Yazıcıoğlu’nu sevgi, saygı ve rahmetle anıyoruz. Kazaya neden olan durumunda bir an önce aydınlatılmasını diliyoruz..